Gençler haydi Interrail turuna
Yaklaşık 30 ülke, 80’den fazla şehir gezdim. Amacım, gezdiğim yerleri anlatıp, paylaşarak, bir nebze oralara gitmeyi düşünenlere rehber gibi ışık tutmak. Aynı zamanda, buraları gezmiş insanların yazıları okuduktan sonra, gezilerini hatırlayarak biraz nostalji yapmalarını arzuluyorum. Üçüncü ve en önemli sebebim ise yazdıkça ben de tekrar o yerleri sanki yeniden geziyormuş hissine kapılmam.
Seyahat benim için adeta bir tutku. Seyahatlerime önce hayal kurarak başlarım. Nereleri gezip görmek istiyorum, bu seyahatten beklentilerim ne, neden bu seçtiğim yere gitmek istiyorum? Tüm bunları düşünüp hayal etmem, programa almam, bazen iki yılımı alıyor. Bir haftada gezeceğim yerleri iki yıla yakın bir zamanda kafamda oluşturur, bütçesini ayarlar, programı şekillendiririm. Bu zaman zarfında hayaller bana yaşama sevinci verir. Seyahat sonrasında ise klavyemin başına geçip neleri yazayım diye düşünmeye başlarım.
Geri dönüp yazdıklarıma baktığımda, gezmekten keyif aldığım, bende iz bırakan coğrafyaları, yurt içinde kültürel ve gurme ağırlıklı yaptığım gezileri paylaştığımı görüyorum. Ancak gençlere yönelik, onlara ilginç gelecek hatta heyecanlandıracak pek paylaşımım olmadığımı fark ettim. Bu nedenle bu yazımı gençlere ayırmaya karar verdim. Her gencin imkanları dahilinde mutlaka yapması gerektiğine inandığım, gerek özgüvenlerini kazanmaları bakımından, gerek yabancı dillerini geliştirmeleri açısından, gerekse vizyonlarının değişmesi için mutlaka yapmaları gereken bir seyahat var: INTERRAIL.
SINIRSIZ BİLET
InterRail Pass, Avrupa Demiryolları İşletmeleri tarafından uygulanan, her yaştan gezginlere ekonomik ulaşım olanağı sağlayan bir göster-geç (pass) bilet türüdür.
Bu pass, aynı biletle, istenen yerde ve zamanda, istenen trene binme olanağı sağlıyor. Yakın zamana kadar bu tür bir seyahat biraz daha zordu, çünkü daha katı şartları vardı: Yaş grubu, bölge seçme zorunluluğu gibi değişik şartları vardı. Şimdilerde ise yaş sınırını kaldırdılar, her yaştan gezgin bu bileti alabiliyor.
Eskiden alınan biletler sadece belirli bölgeleri kapsıyordu (Örneğin, 1.Bölge Hollanda-Belçika-Fransa- İtalya-Yunanistan-Türkiye’yi kapsarken 2.Bölge Almanya-Çek Cumhuriyeti-Avusturya-Macaristan’ı kapsardı.) Şimdi ise biletler Avrupa’daki 30 ülkeyi kapsıyor. (Almanya, Avusturya, Belçika, Bosna-Hersek, Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Finlandiya, Fransa, Hırvatistan, Hollanda, İngiltere, İrlanda Cumhuriyeti, İspanya, İsveç, İsviçre, İtalya, Karadağ, Lüksemburg, Macaristan, Makedonya Cumhuriyeti, Norveç, Polonya, Portekiz, Romanya, Sırbistan, Slovakya, Slovenya, Türkiye, Yunanistan da dahil 30 ülke) Diğer bir deyişle InterRail Global Pass, Avrupa’nın 30 ülkesinde, beş gün ile ay arasında, InterRail Bir Ülke Pass bileti ise seçeceğiniz 30 Avrupa ülkesinden herhangi birisinde üç-sekiz gün arasında, sınırsız indi-bindi ile serbest dolaşım olanağı sağlıyor. Bu sayede size cazip gelen, merak ettiğiniz ve görmek istediğiniz ülkelere program yapabilir, bütçenizin uyduğu uzunlukta gezi programı düzenleyebilirsiniz. Gezinize Türkiye’den başlayabilir ya da uçak ile istediğiniz bir ülkeye gider, Avrupa’nın bir noktasından başlayarak geze geze Türkiye’ye dönüş yapabilirsiniz.
Gezinin ilk koşulu rotayı belirlemek, sonrasında ise kalacak yerlerin ayarlanması gerekiyor. Genç gezginler için en ideal ve ekonomik olanı hostel’lardır. Bu iki nokta belirlendikten sonra diğerleri detaydır. Yürümeyi çok sevmeniz gerekli; sabahın köründen gecenin yarısına kadar caddeleri, sokakları ve müzeleri aşındırmak için tabana kuvvet deyip yola koyulmalısınız. Tabii ki öncelikli beklentileriniz ve zevkinize göre…
FARKLI İLGİ ALANLARINA FARKLI DESTİNASYONLAR
Örneğin sanattan hoşlanıyorsanız İtalya birinci tercih olmalı. Roma, Floransa, Pisa, Pompei, Rönesans’ı daha yakından tanımak için ziyaret edilebilecek şehirlerin başında geliyor. İlgi alanınız tarih ise, hele Osmanlı tarihine düşkünseniz şüphesiz Orta Avrupa’da Macaristan, Çek Cumhuriyeti, Avusturya üçlüsü, Budapeşte, Prag, Viyana şehirleri size göre olacaktır. Sefarad kimliğiniz ile köklerinizi yerinde incelemek için İspanya ve Portekiz’e gidip Madrid, Toledo ve Endülüs turu yapabilir, sonrasında Porto ve Lizbon’u gezebilirsiniz. Yahudilerin 2. Dünya Savaşında yaşadıklarını yerinde görüp incelemek isterseniz Polonya – Varşova, Almanya – Berlin ve Münih şehirlerini gezmeniz gerekli. Sıra dışı çılgın bir tatil için Fransa, Belçika, Hollanda’nın Paris, Brüksel ve Amsterdam şehirlerini gezebilirsiniz. İngiltere ve İrlanda Cumhuriyetini seçerseniz aristokrasi ile bohem hayatı iç içe deneyimleyebilirsiniz. Tercihiniz, deniz, kum ve güneş ise Yunanistan sahillerinde soğuk kahvenizi içebilir, Hırvatistan’ın Dubrovnik şehrine doğru yol alırken Sırbistan, Makedonya, Slovenya gibi birkaç ülkeyi de görme şansı elde edebilirsiniz. Tercih sizin, ne istediğinize karar verip beklentileriniz doğrultusunda destinasyonunuzu belirlemelisiniz.
Bu tip bir gezi için, öncelikle uygun bir sırt çantasına ihtiyacınız var. Valiz tarzı çantalar ile gezmek çok kolay olmadığından sırt çantası en idealidir. Kıyafet olarak birkaç çamaşır ve çorap, birkaç tişört, bir sweat-shirt, bir kot pantolon, bir-iki şort, mayo, havlu, parmak arası terlik, diş fırçası ve macunu, telefon şarjı, bir kutu ağrı kesici ile basit bir mide ilacı, İsviçre çakısı da denilen çok amaçlı çakı seti, çantanızın olmazsa olmazlarıdır. Çantanızın fazla ağır olmamasına dikkat etmelisiniz. Hatta bir de küçük boy, günlük, yanınızda taşıyabileceğiniz sırt çantası da bulundurmanız da fayda var. Böylece hostel’a büyük çantanızı bırakıp günlük gezilerinize ufak sırt çantanızla çıkabilirsiniz.
Vakumlu paketlerde ya da konserve halinde yiyecek götürmeyi düşünenlere ise önerim bu yiyeceklerin gereksiz ağırlık yaratacağı olacaktır. Gidilen yerlerde marketlerden çok uygun fiyata, her damak zevkine uygun, bir sürü şey bulmak mümkün. Giysileri -varsa hostel’de, yoksa sokaklardaki- çamaşırhanelerde yıkamak mümkün. Bazı hostel’lar belli saatten sonra kapıyı açmazlar. Bu durumu giriş yaparken resepsiyondeki görevliden teyit etmenizi öneririm.
AKLINIZDA BULUNSUN
Bir şehirden ayrılacağınız gün treniniz öğleden sonra ya da akşam olabilir. Ancak odanın öğlen 12’ye kadar boşaltılması gerekir. Aksi takdirde bir günlük daha ücret talep edilebilir.
Bazen evdeki hesap çarşıya uymayabilir. Bir şehirde planladığınızdan daha fazla ya da daha az kalmak isteyebilirsiniz. Ama gezilmesi gereken yerleri bitirmiş ya da umduğunuzdan fazla beğenip birkaç gün daha kalmak isteyebilirsiniz. Program değişikliği yapmadan yatacak yeri ve tren biletini konfirme ettirmek gerekir. Aksi takdirde sıkıntı yaşanabilir.
Gitmeyi ve gezmeyi planladığınız yerler hakkında önceden giden kişilerden ve internetten bilgi alıp küçük bir program hazırlamak her zaman faydalıdır. Bütçeyi de kontrol altında tutmak, bu gezinin en dikkat edilmesi gereken noktadır. Bazı müzeler bazı gün ve saatlerde ücretsiz gezilebilir. Bunları bilmek geziyi daha ekonomik hale getirir. Yemek yerken de sabah ve öğlen öğünleri tost veya meyve gibi hafif geçirmek akşam için daha kapsamlı bir öğüne olanak sağlayabilir. Böylelikle hem zamandan hem de paradan tasarruf edilebilir. Bu tip gezilerde amaç minimum masraf ile maksimum gezi ve eğlence yapabilmektir.
Özellikle üniversite çağlarındaki gençlere, imkânlarını zorlayarak Interrail yapmalarını şiddetle öneriyorum. Unutmayın tüm seyahatler önce hayal kurarak başlar, sonra bu hayaller zamanla tutkuya dönüşür… Bir tutkudur seyahat…
Interrail Turu ile ilgili anlatım….
Süper olmuş bence Bütün gençlere ışık tutacak ve yol haritası olacaktır. Eline kalemine yüreğine sağlık………….
Hayalini bile kurmak çok zevkli. Bilgiler çok güzel. Etkileyici ve heyecan verici.
Comments are closed.